CHP Genel Lider Yardımcısı Seyit Torun, içişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu eleştirdi, istifaya davet etti. CHP Torun, “Bu milletin vicdanında da aklında da İçişleri Bakanlığı’na bugüne kadar gelmiş en büyük kara lekedir. Bu millete yakışmayan bir bakandır. Bir an evvel istifa etmelidir” dedi.
İzmir Seferihisar’da düzenlenen “Meclis Üyeleri Kampı” etkinliğinde bugün konuşan CHP Genel Lider Yardımcısı, Ordu Milletvekili Seyit Torun, İçişleri Bakanı Soylu’yu istifaya davet etti. CHP’li belediyelerin hizmetlerini anlatan Torun, hükümeti eleştirerek gündeme dair değerlendirmeler yaptı.
“Asla geri adım atmayacağız”
Seyit Torun, konuşmasına Yalova Belediyesi’nde kendisi şikayet ettiği halde “Zimmete para geçirilmesi” teziyle vazifesinden uzaklaştırılan Vefa Salman’ın duruşmasında mahkeme heyetine hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında hazırlanan fezlekenin TBMM’ye sunulmak üzere Cumhurbaşkanlığı’na gönderildiğini anımsattı. Torun şunları söyledi:
“Bu galiba hakkımdaki dördüncü fezleke. Hiç fark etmez. İnandığımız yolda kararlı adımlarla ilerleyeceğiz. Asla bir adım dahi geri atmayacağız. Hamasetle ve inançla bu süreçte kesinlikle galip çıkacağız. Büyükşehir Belediye liderim yolda gelirken hayal kurmuş. Onun hayalinin gerçekleşmesine 6-7 ay kaldı. İnşallah 7 ay sonra sevgili liderim bu sefer Seferihisar’a gelirken, ‘İktidarın büyükşehir belediye lideri olarak geliyorum’ diyeceksin, hiç merak etme. 2019’da çok değerli bir şeyi başardık. 11 büyükşehiri aldık, 250’ye yakın belediye aldık. Türkiye nüfusunun yüzde 51.8’ini yönetiyoruz. Ekonomik büyüklük olarak yüzde 65’ine hükmediyoruz. Bunlar çok değerli ancak 2019’da çok daha kıymetli bir şeyi başardık. Bu ceberut iktidarı, diktatörlüğü sandıkta yenebileceğimizi ispat ettik. Gönderebileceğimizi ispat ettik. Artık sıra ikinci ayağa geldi. Yerelde gösterdiysek genelde de göstermeliyiz. Birinci seçimde bunu başaracağız, daima birlikte milletin iktidarını kuracağız. Büyükşehir Belediye liderim kredi notunu açıkladı. Sahiden gurur duyduk. Belediyelerimiz vazifeye inanın çok güç şartlarda başladılar. Borç, işçi yükü, iktidarın yetkilerini ellerinden alma eforları ve Erdoğan lokal seçimden sonra demişti ya ‘Topal ördek olacaklar’ diye. Topal ördek yapma eforları daima devam etti. Belediye liderlerimiz yılmadı, şikayet etmedi, çaba etti. Birçok ankette gururla söylüyorum ki belediye liderlerimiz her şeye karşın başarılı ve hoş işler yapıyor. Kendilerini tebrik ediyorum. Meclis üyelerimizi de tebrik ediyorum. Onlar da bu çabanın kesimi.”
“İçişleri Bakanlığı’na gelmiş en büyük kara lekedir”
Süleyman Soylu’ya reaksiyon gösteren ve istifaya davet eden Seyit Torun şöyle devam etti:
“Şu anda bütçe görüşmeleri devam ediyor komitede. Bugün de İçişleri Bakanı’nın bütçesi var. Haksızlığını, adaletsizliğini bilmesine karşın kendini aklamaya çalışacak. Bu milletin vicdanında da aklında da İçişleri Bakanlığı’na bugüne kadar gelmiş en büyük kara lekedir. Bu millete yakışmayan bir bakandır. Bir an evvel istifa etmelidir. Cumhuriyet Hak Partili belediyeler kaynaklarını verimli kullanarak her türlü engellemelere karşın harikulâde işler yapıyor. Pandemide onların 5 maskeyi dağıtamadığı süreçte meclis üyelerimiz, liderlerimiz her kapıyı çaldı, maskeden her türlü muhtaçlığa kadar karşılamaya çalıştı. Bugün onların yapamadığını yaptılar, sıkıntı günlerde vatandaşımızın yanında oldular. 4 milyon 800 bin haneye yardım yapıldı. Yardımların toplam meblağı 26 milyar lira. Bu yalnızca belediyelerimizin vatandaşlarımıza sağladığı toplumsal yardımlar. Şu anda kıymetli bir ekonomik buhranın içindeyiz. Tüm bölümler önemli bir ekonomik kahır içinde. Yoksullukla karşı karşıya. Konutuna ekmek götürmenin kaygısında. Belediyelerimiz olmasaydı, yaşadığımız sorun çok daha büyürdü. Erdoğan’a bir davette bulunmak istiyorum. Belediyelerimizle uğraşacağına, engelleyeceğine teşekkür et. Senin yarattığın krizi, yoksulluğu belediyelerimiz hafifletiyor. Yoksa çok daha ağır bir tablo ile karşı karşıya kalırdık.
“Belediyelerimiz değil, vatandaş cezalandırılıyor”
Erdoğan belediyelerimizin daha âlâ hizmet vermesinin önünü açması gerekirken, maalesef maniler koyuyor. Biliyoruz ki İzmir’imizde de her türlü kamu kaynaklarını kapattı. İşte geçen gün Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bütçesini konuşurken sayın bakana sorduk. ‘İzmir’imiz zelzele tehdidiyle karşı karşıya. 2 yıl evvel acı yaşadık. Canlarımız kaybettik. İnsanımız mağdur oldu. Belediyemiz dünya bankasından çok uzun vadeli, düşük faizli kredi buldu. Yalnızca bir imzanıza bakıyor.’ Üzülerek gözümüzün içine baka baka ‘Hayır bizden kaynaklanan bir şey yok. Evrak eksikliği falan’ dedi. Meğer ben her şeyin tamam olduğunu biliyorum. En değerli bahis için de tek bir imza.. Hazine garantisi istense, Vilayetler Bankası teminatı istense anlayacağız ancak teminat ile alınmış krediyi dahi saray bekletiyor, imzalamıyor. Birçok belediyemiz var. Muğla belediyemiz altyapı, İstanbul belediyemiz bir öteki sorunu için aldılar lakin sarayda yaklaşık 28 milyarlık kredimiz bekliyor. Aslında liderlerimizi değil, vatandaşlarımızı cezalandırıyor.”